“Göz teması kurmuyor.”
Otizm tanısı alan ya da değerlendirme sürecindeki birçok çocuk için ailelerin ilk fark ettiği şeylerden biri budur.
Peki gerçekten göz teması kurmamak, otizmin kesin bir göstergesi midir?
Göz teması neden bu kadar önemsenir ve her çocukta aynı şekilde mi gelişmelidir?
Bu yazıda, göz temasına dair yaygın efsaneleri ele alıyor, nöroçeşitlilik bakış açısıyla bu konuyu değerlendiriyoruz.
Göz Teması = Sosyal Gelişim? Her Zaman Değil
Göz teması, batı kültürlerinde sosyal ilgi ve dikkat göstergesi olarak kabul edilir. Ancak bu, tüm bireyler ve tüm kültürler için geçerli değildir.
Bazı çocuklar göz teması kurmasa da:
- Başka yollarla iletişim kurabilir (jest, mimik, beden dili)
- Ses tonundaki değişimleri fark edebilir
- Sosyal ilişki isteğini farklı şekillerde ifade edebilir
Göz teması kurmamak, iletişim kurmamak demek değildir.
Otizmli Çocuklar Göz Temasından Neden Kaçınabilir?
Otizmli bireylerde göz teması kurmamanın birçok nedeni olabilir:
- Duyusal aşırı yüklenme:
Göz teması bazı çocuklar için yoğun bir uyarıcıdır. Karşısındakinin gözlerine bakmak onları kaygılandırabilir veya dikkatlerini dağıtabilir. - İlişki kurma biçiminin farklılığı:
Otizmli bireyler sosyal dünyayı farklı algılayabilir. Göz teması yerine nesneye bakarak, hareket ederek veya sesle iletişim kurabilirler. - Odaklanma biçimi:
Bir çocuk aynı anda hem konuşmaya hem de göz temasına odaklanmakta zorlanabilir. Bu bir zorluk değil, farklı bir işlemleme biçimidir.
Göz Temasını Zorlamak Neden Sakıncalı Olabilir?
Bazı yaklaşımlar, çocuklara göz teması “öğretmeyi” hedefler. Ancak:
- Bu zorlamalar çocukta strese neden olabilir
- İletişim doğal değil yapay hale gelir
- Çocuğun içsel motivasyonu zarar görebilir
- Sadece “bakıyor gibi yapma” öğrenilir, gerçek iletişim gelişmez
İletişim, bir göz temasından çok daha fazlasıdır. Gerçek bağlantı, zorlamayla değil, karşılıklı isteklilikle kurulur.
DIR Floortime Yaklaşımı: Göz Temasından Önce Bağ Kurar
Floortime, çocuğun bireysel farklılıklarını ve ilişki kurma biçimini dikkate alır.
Bu modelde amaç, çocuğu belirli bir davranışa zorlamak değil, onunla duygusal güven ortamında bağ kurmaktır.
- Çocuk hazır olduğunda göz teması kendiliğinden gelir
- Göz temasına değil, ortak dikkat ve karşılıklı keyfe odaklanılır
- Çocuğun ilgisini takip ederek doğal etkileşim alanı yaratılır
Nöroçeşitlilik Ne Diyor?
Nöroçeşitlilik bakış açısı, otizmi bir bozukluk değil, insan beyni çeşitliliğinin doğal bir parçası olarak görür.
Bu perspektife göre:
- Göz temasını hedef değil, tercih olarak görmek gerekir.
- Her bireyin kendini ifade etme şekli değerlidir.
- Amacımız çocuğu “normalleştirmek” değil, onun kendi iletişim yollarını desteklemektir.